25 Kasım 2009 Çarşamba

Yolculuk,yaşlılar ve sıçmak

Sinekleriiim, canlarım ,ciğerlerim nasıl da anlayıverdim şimdi kıymetinizi. Uzaklaşmak ikimize de iyi gelecek demiştim lakin can alıcı bir noktayı atlayıvermişim. İyi de uzaklaşmak için kaçtığım yer senelerdir uzak durabilmek için her türlü çabayı gösterdiğim sıkıntı cennetinin ta kendisi. Sineklerimle iletişim kuramayacağıma göre biraz da konuşabildiğim varlıklardan dert yanayım. Aile kavramı = sıkıntı. Bu mudur? Bu dur abi kurcalamaya gerek yok hep böyleydi ve bu konuda kendini geliştirebilme çabasına cidden hayranım. Çok sevgili sevgilim arkamdan gizli kapaklı işler çevirmeye çalışırken iki eli kızıl kanda yakalandı. Hayır aldatmaya çalışmasına mı kızayım, yoksa bunu beceremeyecek kadar beceriksiz olmasına mı güleyim bilemedim. Herşeyi istediğini sanıp hiç birşeyi istemeyen çok sevgili yüce insan ; son kullanma tarihiniz hızla yaklaşıyor bilesiniz.. Çok hoş bir hissizlik yaşıyorum. Hani misal kazık yiyorum hissizim sadece canım sıkılıyor; aile yanına dönüyorum hissizim sanki çok normal birşeymiş gibi. Sanki geçenlerde epilasyon yaparken yanlışlıkla duygularımı da kaptırmışım makineye. Çok ilginç vesselam.Dünü ve yarını düşünememekle bugün ü de siklemesem mi ki acaba tripleri arasında dolanıyorum. Yine de bir tesellim var ki paylaşmadan edemeyeceğim ; bugün yanıma yaşlı şişko bir teyze ya da 0-10 yaş arası çocuğu olan biri oturmadı yolculuk sırasında. Bunun benim için önemini anlatamam. Ulan yolları bilmiyorum ; ve nedense bana her seferinde cam kenarı ve kapıya uzak koltuklar düşüyor.Değiştirsene lan mal mısın diyebilirsiniz. Lakin işin aslı öyle değil; stress kaynağı bunlar. Koltuk numarasıyla uğraşmak , yanına düşecek kişinin kimliğiyle oynamak vs. Şimdi ben gider en cillop yeri seçerim ederim ama sonra sırf ben yerimi değiştirdim diye otobüs tanrısı beni cezalandırıp yanıma hem şişko hem yaşlı hem kapalı hemde çocuklu biri oturtabilir. O yüzden kurcalamamak lazım. İşin özü yanımda zayıf genç bir kızcağız vardı nitekim yol boyunca da uyudu. Otobüs demişken ; şehirler arası yolculuklardan cidden nefret ediyorum. O yolcuların acayip psikolojiler içine girebildiklerini gördüm. Otobüse bindikleri anda tamamdır bundan sonra acayip rahat olabiliriz şehirler arası yuppiee falan şeklinde triplere saniyesinde bürünebilmeleri çok acayip. Arkamda oturup bütün cinsel hayatını en az 5 sıra koltuğa duyuran genç kız ikilisinden mi örnek versem ; yoksa bir buçuk saatlik yolculuk için yolluk yapıp yol ortasınsa çıkarıp yemeye başlayan yaşlı kadından mı? Yemekte muhtemelen patates yemeğidir. 36 saati geçiktir uyku ile uykusuzluk arasında gidip gelmekteyim.Sanırım biraz kahve bir sigara ve annemin zorla yedirdiği yemekler eşliğinde geceyi tamamlayacağım.Yatağımda kuşlar var. Kuşlarım ve onların küçük kuş bokları. Sürekli birşeyler bana ait olanlara sıçıyor. Diyeceğim şu dur ki içine sıçtıklarınız sizin yaptığınızı biliyor. Herkes bilir o yüzden saklama çabalarına girip götoğlanı durumuna düşmeyin. hadi gittim..

1 yorum: